Kentera 3,9 mg/24 saat transdermal flaster (8 flaster)

Güncelleme: 15 Mayıs 2019
  • Reçete TürüNormal Reçete
  • ATC KoduG04BD04
  • Etkin MaddeOksibutinin
  • Geri Ödeme KoduA16384
  • Raf Ömrü36 ay
  • Üretim DurumuÜretiliyor

4.KLİNİK ÖZELLİKLER

4.1. Terapötik endikasyonlar

Stabil olmayan mesaneye sahip yetişkin hastalarda görülebilen sıkışma inkontinansının ve/veya artmış idrar sıklığının ve sıkışmanın semptomatik tedavisinde endikedir.

4.2.Pozoloji ve uygulama şekli Pozoloji/Uygulama sıklığı ve süresi:

Flaster, koruyucu paketinden çıkarılır çıkarılmaz karın, kalça ya da uyluk bölgesindeki kuru, sağlam cilde uygulanmalıdır. Aynı bölgeye 7 gün içinde yeniden uygulama yapmaktan kaçınmak için her yeni flaster uygulamasında yeni bir bölge seçilmelidir.

Önerilen doz haftada iki kez bir adet 3.9 mg transdermal flaster uygulanmasıdır (her 3-4 günde bir).

Uygulama şekli:

Flaster, koruyucu paketinden çıkarılır çıkarılmaz karın, kalça ya da uyluk bölgesindeki kuru, sağlam cilde uygulanmalıdır.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler: Böbrek/Karaciğer yetmezliği:

KENTERA hepatik veya renal bozukluğu olanlarda dikkatli bir biçimde kullanılmalıdır. Hepatik bozukluğu olanlarda KENTERA kullanımı dikkatli bir şekilde takip edilmelidir.

Pediyatrik popülasyon:

Çocuklarda ve adolesanlarda KENTERA'nın etkililik ve güvenliliği ile ilgili herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Bu nedenle KENTERA'nın çocuklar ve adolesanlarda kullanımı önerilmez. Güncel veriler bölüm 4.8'de sunulmaktadır ancak bu veriler ile herhangi bir pozoloji önerisi yapılamamaktadır.

Geriyatrik popülasyon:

Klinik çalışmalardan elde edilen verilere göre bu hasta grubunda herhangi bir doz ayarlaması yapılmasına gerek yoktur. Ancak, KENTERA, santral etkili antikolinerjiklerin etkilerine daha hassas olabilen ve farmakokinetikte farklılıklar gösterebilen ileri yaştaki hastalarda dikkatli kullanılmalıdır (bkz. bölüm 4.4).

4.3 Kontrendikasyonlar

Etkin madde ya da yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda kullanımı kontrendikedir

KENTERA, üriner retansiyonu, ciddi gastro-intestinal durumu, myasthenia gravisi ya da dar açılı glokomu olanlarda ve bu hastalıklar açısından risk altında olan hastalarda kontrendikedir.

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

KENTERA hepatik veya renal bozukluğu olanlarda dikkatli bir biçimde kullanılmalıdır. Hepatik bozukluğu olanlarda KENTERA kullanımı dikkatli bir şekilde takip edilmelidir.

KENTERA ile tedaviye başlamadan önce sık idrara çıkmanın diğer nedenleri (kalp yetmezliği ya da renal hastalık) değerlendirilmelidir. Eğer üriner yol enfeksiyonu varsa uygun bir antibakteriyel tedaviye başlatılmalıdır.

Üriner retansiyon: Klinik olarak anlamlı mesane çıkışı obstrüksiyonu olan hastalarda üriner retansiyon riskinden dolayı antikolinerjik ürünler dikkatli bir şekilde uygulanmalıdır.

KENTERA, santral etkili antikolinerjiklerin etkilerine daha hassas olabilen ve farmakokinetikte farklılıklar gösterebilen ileri yaştaki hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

Randomize, çift kör, plasebo-kontrollü 12 haftalık çalışma ile 14 haftalık uzatılmış güvenlilik çalışmasında toplamda 496 hasta KENTERA'ya maruz kalmıştır. Hastaların 188'i (%38) 65 yaş ve üzerinde olmakla birlikte bu hasta grubu genç hastalarla karşılaştırıldığında, etkinlik ve güvenlilikte genel olarak bir fark gözlenmemiştir. Dolayısıyla, eldeki klinik veriler ışığında, yaşlı hastalarda herhangi bir doz ayarlaması yapılması gerekli görülmemektedir.

Özellikle yaşlı hastalarda, uyku bozuklukları (örn.insomnia) ve kognitif bozukluklar gibi psikiyatrik ve santral sinir sistemi (SSS) antikolinerjik istenmeyen etkiler oksibutinin kullanımı ile ilişkili bulunmuştur. Oksibutinin'in diğer antikolinerjik ilaçlar ile eş zamanlı

kullanımına dikkat edilmelidir (bkz. Bölüm 4.5). Hastada bu istenmeyen etkilerin oluşması durumunda, ilacın bırakılması düşünülmelidir.

İlacın pazara verilmesinden sonra kullanımı ile antikolinerjik mekanizmayı işaret eden başka psikiyatrik olaylar rapor edilmiştir (bkz. bölüm 4.8).

Oksibutininin oral uygulanması sırasında aşağıdaki uyarılara dikkat edilmesi gerekebilir ancak bu olaylar KENTERA ile yapılan klinik çalışmalar sırasında gözlenmemiştir:

Gastrointestinal bozukluklar: Antikolinerjik tıbbi ürünler, gastrointestinal motiliteyi azaltabilir ve gastrik retansiyon riskinden dolayı gastrointestinal obstrüktif hastalıkları olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Ayrıca ülseratif kolit gibi hastalıklarda ve intestinal atonide dikkatli kullanılmalıdır. Antikolinerjik tıbbi ürünler, hiatus hernisi/gastroözofajiyal reflüsü olan ve/veya eşzamanlı olarak özofajite yol açabilen veya alevlendirebilen tıbbi ürünler (bifosfonatlar gibi) kullanan hastalarda dikkatli bir biçimde kullanılmalıdır.

Antikolinerjik tıbbi ürünler otonomik nöropatisi, kognitif bozukluğu veya Parkinson hastalığı olanlarda dikkatli bir biçimde kullanılmalıdır.

Hastalar, sıcak bir ortamda oksibutinin gibi bir antikolinerjik kullanınca sıcak çarpmasının (terlemenin azalmasına bağlı olarak ateş veya sıcak çarpması) ortaya çıkabileceği konusunda bilgilendirilmelidir. Oksibutinin hipertiroidizm, koroner kalp hastalığı, konjestif kalp yetmezliği, kardiyak aritmiler, taşikardi, hipertansiyon ve prostat hipertrofisi semptomlarını alevlendirebilir.

Oksibutinin tükürük sekresyonlarını baskılayabilir ve bu da diş çürüklerine, parodontoza veya oral kandidiyazise yol açabilir.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Oksibutininin, diğer antikolinerjik tıbbi ürünlerle veya CYP3A4 enzim metabolizması için yarışan diğer ilaçlarla birlikte kullanılması ağız kuruluğu, kabızlık ve sersemliğin sıklık ve şiddetini arttırabilir.

Antikolinerjik ilaçlar, gastrointestinal motilite üzerine antikolinerjik etkilerinden dolayı eş zamanlı uygulanan bazı ilaçların emilimini değiştirebilir. Oksibutinin sitokrom P450 izoenzimi CYP 3A4 ile metabolize olduğundan bu izoenzimi inhibe eden ilaçlarla etkileşimler göz ardı edilemez. Oksibutinin ile eşzamanlı olarak azol antifungaller (ör. ketokonazol) veya makrolid antibiyotikler (ör. eritromisin) kullanılacağı zaman bu akılda tutulmalıdır.

Oksibutininin antikolinerjik etkinliği, diğer antikolinerjiklerin veya amantadin gibi antikolinerjik etkinliğe sahip ilaçların ve diğer antikolinerjik antiparkinson etkili ilaçların (ör. biperiden, levodopa), antihistaminiklerin, antipsikotiklerin (ör. fenotiyazinler, butirofenonlar,

klozapin), kinidin, trisiklik antidepresanlar, atropin ve atropin antispazmodikleri gibi ilgili bileşiklerin ve dipiridamolün eşzamanlı kullanımı ile artar.

Hastalar, oksibutinin gibi antikolinerjik ilaçların alkol ile birlikte kullanımı sonucunda sersemlik etkisinin artabileceği konusunda bilgilendirilmelidirler. (bkz. Bölüm 4.7)

Oksibutinin, prokinetik tedavileri antagonize edebilir.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler: Pediyatrik popülasyon

Pediyatrik hastalarda yapılmış herhangi bir etkileşim çalışması yoktur.

4.6.Gebelik ve Laktasyon Genel tavsiye

Gebelik kategorisi: B

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda oksibutinin transdermal flaster kullanımı ile ilgili yeterli veri yoktur.

Gebelik dönemi

Oksibutinin transdermal flasterinin gebelerde kullanımı ile ilgili yeterli veri yoktur. Hayvan deneyleri, üreme üzerine minör toksisite göstermiştir (Bkz. Bölüm 5.3). KENTERA, kesinlikle gerekli olmadığı sürece gebelikte kullanılmamalıdır.

Laktasyon dönemi

Oksibutinin emzirme döneminde kullanıldığında az miktarda anne sütüne geçebilir. Bu nedenle emzirme döneminde kullanılması önerilmez.

Üreme yeteneği / fertilite

Oksibutininin insan fertilitesine olası etkileri hakkında veri mevcut değildir. Hayvan deneyleri, üreme üzerine minör toksisite göstermiştir (Bkz. Bölüm 5.3).

4.7.Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

Araç ve makine kullanımı yeteneği üzerine etkileri ile ilgili herhangi bir çalışma yapılmamıştır.

KENTERA uyuşukluk, görme bulanıklığı, somnolans yapabilir. Bu nedenle hastalar araç ve makine kullanırken dikkatli olmaları konusunda uyarılmalıdır (Bkz. Bölüm 4.5).

4.8. İstenmeyen etkiler

En sık bildirilen advers ilaç reaksiyonları, hastaların %23.1'inde meydana gelen uygulama bölgesi reaksiyonlarıdır. Bildirilen diğer advers ilaç reaksiyonlar: ağız kuruluğu (%8.6), konstipasyon (%3.9), diyare (%3.2), baş ağrısı (%3.0), baş dönmesi (%2.3), ve görme bulanıklığı (%2.3)'dır.

Faz III ve faz IV klinik çalışmalarda gözlenmiş advers reaksiyonlar, vücut sistemi organ sınıflaması ve sıklıklarına göre aşağıda gibi listelenmiştir. Sıklık tanımlaması şöyledir:

Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila ≤1/10); yaygın olmayan (≥1/1,000 ila <1/100); seyrek (≥1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

Her sıklık gruplaması içinde istenmeyen etkiler, azalan ciddiyete göre sunulmaktadır. Klinik çalışmalarda meydana gelmeyen ve pazarlama sonrası görülen advers reaksiyonlar da dahil edilmiştir.

Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar

Yaygın: İdrar yolu enfeksiyonu

Yaygın olmayan: Üst solunum yolu enfeksiyonu, mantar enfeksiyonu

Psikiyatrik hastalıklar

Yaygın olmayan: Anksiyete, konfüzyon, sinirlilik, ajitasyon, insomnia

Seyrek: Panik bozukluk#, delirium#, halüsinasyonlar#, dezoryantasyon#

Sinir sistemi hastalıkları

Yaygın: Baş ağrısı, somnolans

Seyrek: Hafıza bozukluğu#, amnezi#, letarji#, dikkat bozukluğu#

Göz hastalıkları

Yaygın: Bulanık görme

Kulak ve iç kulak hastalıkları

Yaygın: Baş dönmesi

Kardiyak hastalıklar

Yaygın olmayan: Palpitasyon

Vasküler hastalıklar

Yaygın olmayan: Ürtiker, sıcak basması

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar

Yaygın olmayan: Rinit

Gastrointestinal hastalıklar

Yaygın: Ağız kuruluğu, konstipasyon, diyare, bulantı, abdominal ağrı

Yaygın olmayan: Abdominal rahatsızlık, dispepsi

Kas iskelet bozuklukları, bağ dokusu ve kemik hastalıkları

Yaygın olmayan: Sırt ağrısı

Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

Yaygın olmayan: Üriner retansiyon, dizüri

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

Çok yaygın: Uygulama bölgesinde kaşıntı

Yaygın: Uygulama bölgesi eritemi, uygulama bölgesi reaksiyonu, uygulama bölgesinde kızarıklık

Yaralanma, zehirlenme ve prosedürel komplikasyonlar

Yaygın olmayan: Yaralanma

#sadece ilaç pazara verildikten sonra bildirilen pazarlama sonrası advers reaksiyonlar (klinik çalışmalarda gözlenmemiştir), klinik çalışma güvenlilik verilerinden hareketle tahmin edilen sıklık kategorisiyle ve oksibutinin topikal kullanımı (antikolinerjik sınıf etkisi) ile ilişkili şekilde raporlanan istenmeyen etkiler.

Genel olarak antikolinerjik ilaçlarla ilgili olduğu düşünülen veya oksibutinin oral yoldan kullanılması ile görülen; ancak henüz klinik çalışmalarda ya da pazarlama sonrasında KENTERA ile görülmeyen advers reaksiyonlar: anoreksi, kusma, reflü özofajit, terlemenin azalması, sıcak çarpması, lakrimasyon azalması, midriyazis, taşikardi, aritmi, kabus görme, huzursuzluk, konvülsiyon, intraoküler hipertansiyon ve glokom indüksiyonu, paranoya, fotosensitivite, erektil disfonksiyondur.

Pediyatrik popülasyon:

Pazarlama sonrası deneyimde bu yaş grubunda ilacın kullanılmasıyla, oksibutinin ile ilişkili halüsinasyonlar (anksiyete manifastasyonları ile birlikte) ve uyku bozuklukları raporlanmıştır. Çocuklar ilacın etkilerine, özellikle de SSS ve psikiyatrik advers reaksiyonlara daha duyarlı olabilir.

Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta: [email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

Oksibutinin plazma konsantrasyonu, transdermal sistem(ler) çıkartıldıktan sonra 1 - 2 saat içinde azalır. Semptomlar geçene kadar hastalar takip edilmelidir. Oksibutinin doz aşımı

santral sinir sistemi (SSS) eksitasyonu, cilt kızarması, ateş, dehidratasyon, kardiyak aritmi, kusma ve üriner retansiyon gibi antikolinerjik etkilerle ilişkilidir.

100 mg oral oksibutinin klorürün alkolle alınması ile 13 yaşındaki bir erkek çocukta hafıza kaybı meydana geldiği bildirilmiştir; ayrıca 34 yaşındaki bir kadında stupor gelişmiş ve bunu dezoriyantasyon, uyanırken ajitasyon, dilate olmuş göz bebeği, kuru cilt, kardiyak aritmi ve üriner retansiyon takip etmiştir. Her iki hasta semptomatik tedavi ile tamamen iyileşmiştir.

KENTERA ile herhangi bir doz aşımı vakası bildirilmemiştir.

Klinik Özellikler

4.KLİNİK ÖZELLİKLER

4.1. Terapötik endikasyonlar

Stabil olmayan mesaneye sahip yetişkin hastalarda görülebilen sıkışma inkontinansının ve/veya artmış idrar sıklığının ve sıkışmanın semptomatik tedavisinde endikedir.

4.2.Pozoloji ve uygulama şekli Pozoloji/Uygulama sıklığı ve süresi:

Flaster, koruyucu paketinden çıkarılır çıkarılmaz karın, kalça ya da uyluk bölgesindeki kuru, sağlam cilde uygulanmalıdır. Aynı bölgeye 7 gün içinde yeniden uygulama yapmaktan kaçınmak için her yeni flaster uygulamasında yeni bir bölge seçilmelidir.

Önerilen doz haftada iki kez bir adet 3.9 mg transdermal flaster uygulanmasıdır (her 3-4 günde bir).

Uygulama şekli:

Flaster, koruyucu paketinden çıkarılır çıkarılmaz karın, kalça ya da uyluk bölgesindeki kuru, sağlam cilde uygulanmalıdır.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler: Böbrek/Karaciğer yetmezliği:

KENTERA hepatik veya renal bozukluğu olanlarda dikkatli bir biçimde kullanılmalıdır. Hepatik bozukluğu olanlarda KENTERA kullanımı dikkatli bir şekilde takip edilmelidir.

Pediyatrik popülasyon:

Çocuklarda ve adolesanlarda KENTERA'nın etkililik ve güvenliliği ile ilgili herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Bu nedenle KENTERA'nın çocuklar ve adolesanlarda kullanımı önerilmez. Güncel veriler bölüm 4.8'de sunulmaktadır ancak bu veriler ile herhangi bir pozoloji önerisi yapılamamaktadır.

Geriyatrik popülasyon:

Klinik çalışmalardan elde edilen verilere göre bu hasta grubunda herhangi bir doz ayarlaması yapılmasına gerek yoktur. Ancak, KENTERA, santral etkili antikolinerjiklerin etkilerine daha hassas olabilen ve farmakokinetikte farklılıklar gösterebilen ileri yaştaki hastalarda dikkatli kullanılmalıdır (bkz. bölüm 4.4).

4.3 Kontrendikasyonlar

Etkin madde ya da yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda kullanımı kontrendikedir

KENTERA, üriner retansiyonu, ciddi gastro-intestinal durumu, myasthenia gravisi ya da dar açılı glokomu olanlarda ve bu hastalıklar açısından risk altında olan hastalarda kontrendikedir.

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

KENTERA hepatik veya renal bozukluğu olanlarda dikkatli bir biçimde kullanılmalıdır. Hepatik bozukluğu olanlarda KENTERA kullanımı dikkatli bir şekilde takip edilmelidir.

KENTERA ile tedaviye başlamadan önce sık idrara çıkmanın diğer nedenleri (kalp yetmezliği ya da renal hastalık) değerlendirilmelidir. Eğer üriner yol enfeksiyonu varsa uygun bir antibakteriyel tedaviye başlatılmalıdır.

Üriner retansiyon: Klinik olarak anlamlı mesane çıkışı obstrüksiyonu olan hastalarda üriner retansiyon riskinden dolayı antikolinerjik ürünler dikkatli bir şekilde uygulanmalıdır.

KENTERA, santral etkili antikolinerjiklerin etkilerine daha hassas olabilen ve farmakokinetikte farklılıklar gösterebilen ileri yaştaki hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

Randomize, çift kör, plasebo-kontrollü 12 haftalık çalışma ile 14 haftalık uzatılmış güvenlilik çalışmasında toplamda 496 hasta KENTERA'ya maruz kalmıştır. Hastaların 188'i (%38) 65 yaş ve üzerinde olmakla birlikte bu hasta grubu genç hastalarla karşılaştırıldığında, etkinlik ve güvenlilikte genel olarak bir fark gözlenmemiştir. Dolayısıyla, eldeki klinik veriler ışığında, yaşlı hastalarda herhangi bir doz ayarlaması yapılması gerekli görülmemektedir.

Özellikle yaşlı hastalarda, uyku bozuklukları (örn.insomnia) ve kognitif bozukluklar gibi psikiyatrik ve santral sinir sistemi (SSS) antikolinerjik istenmeyen etkiler oksibutinin kullanımı ile ilişkili bulunmuştur. Oksibutinin'in diğer antikolinerjik ilaçlar ile eş zamanlı

kullanımına dikkat edilmelidir (bkz. Bölüm 4.5). Hastada bu istenmeyen etkilerin oluşması durumunda, ilacın bırakılması düşünülmelidir.

İlacın pazara verilmesinden sonra kullanımı ile antikolinerjik mekanizmayı işaret eden başka psikiyatrik olaylar rapor edilmiştir (bkz. bölüm 4.8).

Oksibutininin oral uygulanması sırasında aşağıdaki uyarılara dikkat edilmesi gerekebilir ancak bu olaylar KENTERA ile yapılan klinik çalışmalar sırasında gözlenmemiştir:

Gastrointestinal bozukluklar: Antikolinerjik tıbbi ürünler, gastrointestinal motiliteyi azaltabilir ve gastrik retansiyon riskinden dolayı gastrointestinal obstrüktif hastalıkları olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Ayrıca ülseratif kolit gibi hastalıklarda ve intestinal atonide dikkatli kullanılmalıdır. Antikolinerjik tıbbi ürünler, hiatus hernisi/gastroözofajiyal reflüsü olan ve/veya eşzamanlı olarak özofajite yol açabilen veya alevlendirebilen tıbbi ürünler (bifosfonatlar gibi) kullanan hastalarda dikkatli bir biçimde kullanılmalıdır.

Antikolinerjik tıbbi ürünler otonomik nöropatisi, kognitif bozukluğu veya Parkinson hastalığı olanlarda dikkatli bir biçimde kullanılmalıdır.

Hastalar, sıcak bir ortamda oksibutinin gibi bir antikolinerjik kullanınca sıcak çarpmasının (terlemenin azalmasına bağlı olarak ateş veya sıcak çarpması) ortaya çıkabileceği konusunda bilgilendirilmelidir. Oksibutinin hipertiroidizm, koroner kalp hastalığı, konjestif kalp yetmezliği, kardiyak aritmiler, taşikardi, hipertansiyon ve prostat hipertrofisi semptomlarını alevlendirebilir.

Oksibutinin tükürük sekresyonlarını baskılayabilir ve bu da diş çürüklerine, parodontoza veya oral kandidiyazise yol açabilir.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Oksibutininin, diğer antikolinerjik tıbbi ürünlerle veya CYP3A4 enzim metabolizması için yarışan diğer ilaçlarla birlikte kullanılması ağız kuruluğu, kabızlık ve sersemliğin sıklık ve şiddetini arttırabilir.

Antikolinerjik ilaçlar, gastrointestinal motilite üzerine antikolinerjik etkilerinden dolayı eş zamanlı uygulanan bazı ilaçların emilimini değiştirebilir. Oksibutinin sitokrom P450 izoenzimi CYP 3A4 ile metabolize olduğundan bu izoenzimi inhibe eden ilaçlarla etkileşimler göz ardı edilemez. Oksibutinin ile eşzamanlı olarak azol antifungaller (ör. ketokonazol) veya makrolid antibiyotikler (ör. eritromisin) kullanılacağı zaman bu akılda tutulmalıdır.

Oksibutininin antikolinerjik etkinliği, diğer antikolinerjiklerin veya amantadin gibi antikolinerjik etkinliğe sahip ilaçların ve diğer antikolinerjik antiparkinson etkili ilaçların (ör. biperiden, levodopa), antihistaminiklerin, antipsikotiklerin (ör. fenotiyazinler, butirofenonlar,

klozapin), kinidin, trisiklik antidepresanlar, atropin ve atropin antispazmodikleri gibi ilgili bileşiklerin ve dipiridamolün eşzamanlı kullanımı ile artar.

Hastalar, oksibutinin gibi antikolinerjik ilaçların alkol ile birlikte kullanımı sonucunda sersemlik etkisinin artabileceği konusunda bilgilendirilmelidirler. (bkz. Bölüm 4.7)

Oksibutinin, prokinetik tedavileri antagonize edebilir.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler: Pediyatrik popülasyon

Pediyatrik hastalarda yapılmış herhangi bir etkileşim çalışması yoktur.

4.6.Gebelik ve Laktasyon Genel tavsiye

Gebelik kategorisi: B

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda oksibutinin transdermal flaster kullanımı ile ilgili yeterli veri yoktur.

Gebelik dönemi

Oksibutinin transdermal flasterinin gebelerde kullanımı ile ilgili yeterli veri yoktur. Hayvan deneyleri, üreme üzerine minör toksisite göstermiştir (Bkz. Bölüm 5.3). KENTERA, kesinlikle gerekli olmadığı sürece gebelikte kullanılmamalıdır.

Laktasyon dönemi

Oksibutinin emzirme döneminde kullanıldığında az miktarda anne sütüne geçebilir. Bu nedenle emzirme döneminde kullanılması önerilmez.

Üreme yeteneği / fertilite

Oksibutininin insan fertilitesine olası etkileri hakkında veri mevcut değildir. Hayvan deneyleri, üreme üzerine minör toksisite göstermiştir (Bkz. Bölüm 5.3).

4.7.Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

Araç ve makine kullanımı yeteneği üzerine etkileri ile ilgili herhangi bir çalışma yapılmamıştır.

KENTERA uyuşukluk, görme bulanıklığı, somnolans yapabilir. Bu nedenle hastalar araç ve makine kullanırken dikkatli olmaları konusunda uyarılmalıdır (Bkz. Bölüm 4.5).

4.8. İstenmeyen etkiler

En sık bildirilen advers ilaç reaksiyonları, hastaların %23.1'inde meydana gelen uygulama bölgesi reaksiyonlarıdır. Bildirilen diğer advers ilaç reaksiyonlar: ağız kuruluğu (%8.6), konstipasyon (%3.9), diyare (%3.2), baş ağrısı (%3.0), baş dönmesi (%2.3), ve görme bulanıklığı (%2.3)'dır.

Faz III ve faz IV klinik çalışmalarda gözlenmiş advers reaksiyonlar, vücut sistemi organ sınıflaması ve sıklıklarına göre aşağıda gibi listelenmiştir. Sıklık tanımlaması şöyledir:

Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila ≤1/10); yaygın olmayan (≥1/1,000 ila <1/100); seyrek (≥1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

Her sıklık gruplaması içinde istenmeyen etkiler, azalan ciddiyete göre sunulmaktadır. Klinik çalışmalarda meydana gelmeyen ve pazarlama sonrası görülen advers reaksiyonlar da dahil edilmiştir.

Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar

Yaygın: İdrar yolu enfeksiyonu

Yaygın olmayan: Üst solunum yolu enfeksiyonu, mantar enfeksiyonu

Psikiyatrik hastalıklar

Yaygın olmayan: Anksiyete, konfüzyon, sinirlilik, ajitasyon, insomnia

Seyrek: Panik bozukluk#, delirium#, halüsinasyonlar#, dezoryantasyon#

Sinir sistemi hastalıkları

Yaygın: Baş ağrısı, somnolans

Seyrek: Hafıza bozukluğu#, amnezi#, letarji#, dikkat bozukluğu#

Göz hastalıkları

Yaygın: Bulanık görme

Kulak ve iç kulak hastalıkları

Yaygın: Baş dönmesi

Kardiyak hastalıklar

Yaygın olmayan: Palpitasyon

Vasküler hastalıklar

Yaygın olmayan: Ürtiker, sıcak basması

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar

Yaygın olmayan: Rinit

Gastrointestinal hastalıklar

Yaygın: Ağız kuruluğu, konstipasyon, diyare, bulantı, abdominal ağrı

Yaygın olmayan: Abdominal rahatsızlık, dispepsi

Kas iskelet bozuklukları, bağ dokusu ve kemik hastalıkları

Yaygın olmayan: Sırt ağrısı

Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

Yaygın olmayan: Üriner retansiyon, dizüri

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

Çok yaygın: Uygulama bölgesinde kaşıntı

Yaygın: Uygulama bölgesi eritemi, uygulama bölgesi reaksiyonu, uygulama bölgesinde kızarıklık

Yaralanma, zehirlenme ve prosedürel komplikasyonlar

Yaygın olmayan: Yaralanma

#sadece ilaç pazara verildikten sonra bildirilen pazarlama sonrası advers reaksiyonlar (klinik çalışmalarda gözlenmemiştir), klinik çalışma güvenlilik verilerinden hareketle tahmin edilen sıklık kategorisiyle ve oksibutinin topikal kullanımı (antikolinerjik sınıf etkisi) ile ilişkili şekilde raporlanan istenmeyen etkiler.

Genel olarak antikolinerjik ilaçlarla ilgili olduğu düşünülen veya oksibutinin oral yoldan kullanılması ile görülen; ancak henüz klinik çalışmalarda ya da pazarlama sonrasında KENTERA ile görülmeyen advers reaksiyonlar: anoreksi, kusma, reflü özofajit, terlemenin azalması, sıcak çarpması, lakrimasyon azalması, midriyazis, taşikardi, aritmi, kabus görme, huzursuzluk, konvülsiyon, intraoküler hipertansiyon ve glokom indüksiyonu, paranoya, fotosensitivite, erektil disfonksiyondur.

Pediyatrik popülasyon:

Pazarlama sonrası deneyimde bu yaş grubunda ilacın kullanılmasıyla, oksibutinin ile ilişkili halüsinasyonlar (anksiyete manifastasyonları ile birlikte) ve uyku bozuklukları raporlanmıştır. Çocuklar ilacın etkilerine, özellikle de SSS ve psikiyatrik advers reaksiyonlara daha duyarlı olabilir.

Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta: [email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

Oksibutinin plazma konsantrasyonu, transdermal sistem(ler) çıkartıldıktan sonra 1 - 2 saat içinde azalır. Semptomlar geçene kadar hastalar takip edilmelidir. Oksibutinin doz aşımı

santral sinir sistemi (SSS) eksitasyonu, cilt kızarması, ateş, dehidratasyon, kardiyak aritmi, kusma ve üriner retansiyon gibi antikolinerjik etkilerle ilişkilidir.

100 mg oral oksibutinin klorürün alkolle alınması ile 13 yaşındaki bir erkek çocukta hafıza kaybı meydana geldiği bildirilmiştir; ayrıca 34 yaşındaki bir kadında stupor gelişmiş ve bunu dezoriyantasyon, uyanırken ajitasyon, dilate olmuş göz bebeği, kuru cilt, kardiyak aritmi ve üriner retansiyon takip etmiştir. Her iki hasta semptomatik tedavi ile tamamen iyileşmiştir.

KENTERA ile herhangi bir doz aşımı vakası bildirilmemiştir.

Bu ürün SKRS E-Reçete İlaç Listesi'nde Aktif Ürünler altında yer almaktadır.